Peki bu çok sevdiğimiz çikolatının hammaddesi olan kakaonun da bir ağacın ürünü olduğunu biliyor muydunuz?
.
Kakao, Afrika ve Güney Amerika‟da yetişen Theobroma cacao adlı, boyları 4-15 m‟yi bulan kakao ağacında yetişmektedir.
.
.Kakao ağaçları üzerinde bulunan kakao meyveleri olgunlaştığında boyu 35 cm‟yi bulmaktadır. Renkleri sarıdan mora doğru değişen, yüzeyi dilimli olan kakao meyvesinin içinde yaklaşık 2.5 cm boyunda 20-40 tane badem şeklinde kakao çekirdekleri bulunmaktadır. .
.
.
.Meyveleri keserek açıp, içini kazıyarak kakao tanelerini çıkartırlar. Taneler yığınlar halinde üst üste konulur. Üstleri muz yaprakları ile kaplanır ve fermente olmaları için 7-10 gün bu şekilde bırakılır. Muz kakaonun aromasını arttırmakta...
.
Kakaonun tarihi 4000 yıl geriye gidiyor. Mayalar ve Aztekler cacau adını verdikleri kakaoyu ilk kez eken toplumlardır. Tat ve bileşen açısından bugün bildiğimiz çikolatadan çok farklıydı . Maya ve Aztek kültüründe, kakao sadece içecekleri için önemli bir malzeme değildi, ortak para birimi olarak kabul ediliyordu. Bu dönemde zenginlere has bir ayrıcalıktı .
.
Buraya kadar tatlı tatlı anlattık. Şimdi sıra geldi acı gerçeklere
.
Amerikan çevre kuruluşu Mighty Earth hazırladığı “Çikolatanın Karanlık Sırrı” başlıklı rapora göre,
Dev şirketlerin elindeki çikolata endüstrisinin giderek artan iştahı Fildişi Sahili’nin yağmur ormanlarını kurutmuş.
.
1960’lardan bu yana ormanların yüzde 90’ı yok olmuş, doğal koruma alanlarında illegal kakao plantasyonları yayıldıkça yayılmış. Köylüler kazanç kapısı için ormanları kesmiş, yakmış. .
Bir zamanlar üçte biri ormanlarla kaplı olan Fildişi Sahili’nde ormanlık alanlar yüzde 11’e inmiş.
. .
.
Sağlıcakla Kalın
.
Kakao, Afrika ve Güney Amerika‟da yetişen Theobroma cacao adlı, boyları 4-15 m‟yi bulan kakao ağacında yetişmektedir.
.
.Kakao ağaçları üzerinde bulunan kakao meyveleri olgunlaştığında boyu 35 cm‟yi bulmaktadır. Renkleri sarıdan mora doğru değişen, yüzeyi dilimli olan kakao meyvesinin içinde yaklaşık 2.5 cm boyunda 20-40 tane badem şeklinde kakao çekirdekleri bulunmaktadır. .
.
.
.Meyveleri keserek açıp, içini kazıyarak kakao tanelerini çıkartırlar. Taneler yığınlar halinde üst üste konulur. Üstleri muz yaprakları ile kaplanır ve fermente olmaları için 7-10 gün bu şekilde bırakılır. Muz kakaonun aromasını arttırmakta...
.
Kakaonun tarihi 4000 yıl geriye gidiyor. Mayalar ve Aztekler cacau adını verdikleri kakaoyu ilk kez eken toplumlardır. Tat ve bileşen açısından bugün bildiğimiz çikolatadan çok farklıydı . Maya ve Aztek kültüründe, kakao sadece içecekleri için önemli bir malzeme değildi, ortak para birimi olarak kabul ediliyordu. Bu dönemde zenginlere has bir ayrıcalıktı .
.
Buraya kadar tatlı tatlı anlattık. Şimdi sıra geldi acı gerçeklere
.
Amerikan çevre kuruluşu Mighty Earth hazırladığı “Çikolatanın Karanlık Sırrı” başlıklı rapora göre,
Dev şirketlerin elindeki çikolata endüstrisinin giderek artan iştahı Fildişi Sahili’nin yağmur ormanlarını kurutmuş.
.
1960’lardan bu yana ormanların yüzde 90’ı yok olmuş, doğal koruma alanlarında illegal kakao plantasyonları yayıldıkça yayılmış. Köylüler kazanç kapısı için ormanları kesmiş, yakmış. .
Bir zamanlar üçte biri ormanlarla kaplı olan Fildişi Sahili’nde ormanlık alanlar yüzde 11’e inmiş.
. .
.
Sağlıcakla Kalın